VİYANA (HJ) – Avusturya’da mutlak yoksulluk içinde yaşayan kişi sayısı, Teuerung (enflasyon) krizinin etkilerinin devam ettiği 2024 yılında da yüksek seviyede kaldı. İstatistik Austria tarafından yayımlanan verilere göre ülkede 336 bin kişi, yani nüfusun yüzde 3,7’si asgari yaşam standardının altında hayatını sürdürüyor. Bu oran, 2023 yılıyla aynı seviyede ve son beş yılın en yüksek düzeyini koruyor.
İstatistik Austria’nın Genel Direktörü Tobias Thomas, yapılan analizlerde eğitim seviyesinin yoksulluktan korunmada belirleyici olduğunu vurguladı. Zorunlu eğitimden daha ileri bir eğitim almayan kişilerde yoksulluk oranı yüzde 10 seviyesinde bulunuyor. Bu grup, yıllık ortalama 27 bin 339 Avro net gelirle, genel nüfusun ortalama gelirinden yüzde 17,5 daha düşük bir düzeye sahip. Buna karşılık, yükseköğretim mezunlarının yıllık net gelir ortalaması 41 bin 78 Avro’yu buluyor.
Caritas Österreich Genel Sekreteri Anna Parr, verileri değerlendirerek, “Eğitim yoksulluğa karşı en güçlü korumadır” ifadelerini kullandı. Parr, tüm çocukların ve gençlerin kaliteli eğitime erişimini sağlamak için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğini belirtti.
Avusturya’daki araştırmalar, eğitim başarısının büyük ölçüde ailenin ekonomik durumuna bağlı olduğunu ortaya koyuyor.
Hükümet içinde tartışmalar sürüyor
ÖVP, SPÖ ve NEOS partilerinin oluşturduğu yeni koalisyon, anaokulu ve okullara yatırım yapılması gerektiği konusunda fikir birliği sağlarken, sosyal yardımlar konusunda görüş ayrılıkları yaşıyor. ÖVP ve NEOS, özellikle sığınmacılara yönelik sosyal yardım kesintilerini gündeme getirirken, Caritas ve diğer sivil toplum kuruluşları bu adımların yanlış olduğunu savunuyor.
Anna Parr, “Şu anda sosyal yardımları azaltmak sorumsuzluk olurdu” yorumunda bulundu.
İstatistikler, işsizler arasında yoksulluk oranının belirgin şekilde arttığını gösteriyor. İşsizlerin yüzde 25’i, yıl boyunca işsiz kalanların ise yüzde 28’i mutlak yoksulluk içinde yaşıyor. Bu oran, iki yıl önce yüzde 16 seviyesindeydi. Uzmanlar, işsizlik ödeneklerinin ve sosyal yardımların enflasyona göre düzenli şekilde artırılmamasının bu artışta etkili olduğunu belirtiyor.
Risk altındaki diğer gruplar arasında tek ebeveynli aileler ve kronik hastalar bulunuyor.
Armutskonferenz Sözcüsü Martin Schenk, enerji fiyatlarındaki artışın ve 2026’dan itibaren gelir vergisinde soğuk artış düzeltmesinin sonlandırılmasının düşük gelirli aileler üzerindeki baskıyı daha da artıracağını söyledi.
Sosyal Bakanı Korinna Schumann ise, yeni düzenlemelerle birlikte sosyal yardımların güçlendirileceğini ve çocuklar için temel bir güvence sağlanacağını taahhüt etti. Ancak şu ana kadar somut adımlar atılmış değil.