(VİYANA) HJ – New York’ta Avusturyalı gazetecilere konuşan Başbakan Stocker, kalıcı bir barış için öncelikle siyasi çözüme ihtiyaç olduğunu belirtti.
Konuşmasında, “Gerçekçi bir iki devletli çözüm ihtimali ortaya çıkarsa, Filistin’in tanınması da Avusturya için bir sonraki adım olabilir.” diyen Stocker, “Ancak şu an böyle bir kararın doğru bir sinyal olacağına inanmıyorum” ifadelerini kullandı.
Dışişleri Bakanı Meinl-Reisinger de benzer bir değerlendirme yaparak, Filistin’in tanınmasının mevcut koşullarda yalnızca sembolik anlam taşıdığını ifade etti.
“Bir devletin sınırlarının dahi belli olmadığı bir aşamada bu adım bana erken geliyor” diyen Meinl-Reisinger, aynı zamanda mevcut “kutuplaşmadan uzaklaşmak gerektiğini” vurguladı.
BM’de iki devletli çözüm vurgusu
Meinl-Reisinger, Avusturya’nın kısa süre önce BM Genel Kurulu’nda kabul edilen iki devletli çözüme yönelik kararı “tam destekle” onayladığını hatırlattı. Söz konusu karar, taraflar arasında “somut, takvime bağlanmış ve geri dönülemez adımlar” öngörüyor.
142 ülkenin lehte oy kullandığı tasarıya, Avusturya ve Almanya da destek vermişti. ABD, Macaristan ve Çekya ise karşı çıkmıştı.
Stocker ise, uluslararası toplumun bölgede kalıcı barış ve istikrar sağlayacak bir formül bulmasını umduğunu dile getirdi. Yaptırımlara ilişkin soruya yanıtında ise “Bu tür adımlar, esasen yardıma muhtaç olanlara fayda sağlamalıdır. Gazze’de bu öncelikle sivillerdir” dedi.
Hamas’ın rehineleri serbest bırakması ve silah bırakması halinde insani çözüme kapı aralanabileceğini söyleyen Stocker, “7 Ekim 2023’teki katliam bir daha asla tekrarlanmamalı, kurbanlarla faillerin yer değiştirdiği bir algı oluşturulmamalıdır” diye ekledi.
Ortak çağrı: Gazze’den hasta tahliyeleri yeniden başlatılsın
Avusturya, Almanya, Fransa, Kanada ve çok sayıda Batı ülkesi, İsrail’e Gazze’den tıbbi tahliyeleri yeniden başlatma çağrısında bulundu. Kanada tarafından yayımlanan ortak açıklamada, “İsrail’i, Doğu Kudüs dahil Batı Şeria’ya yönelik tıbbi koridoru yeniden açmaya ısrarla davet ediyoruz” ifadeleri yer aldı. Açıklamada ayrıca, söz konusu hastaların tedavisi için mali destek, personel veya tıbbi ekipman sağlanabileceği bildirildi.
Avrupa Birliği de çağrıya imza atanlar arasında yer alırken, ABD listeye dahil edilmedi.